27 Aralık 2024

Cuma

ads
ads

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Doğru duvar yıkılmaz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM'de partisinin Grup Toplantısı'nda konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Doğru duvar yıkılmaz inancıyla Suriye krizinin ilk anından itibaren hep tarihin doğru tarafında yer aldık."dedi.

25 Aralık 2024

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

"Şam'ın kahraman evlatlarını yiğit evlatlarını zulme ve zalime boyun eğmeyen vakur evlatlarını şahsım, partim, ülkem ve milletim adına saygıyla selamlıyor, zaferleri hayırlı, mübarek olsun diyorum.

Rabbim muhabbetimizi yol ve dava arkadaşlığımızı daim eylesin.

Aziz kardeşlerim sözlerimi hemen başında Balıkesir'in Karesi ilçesindeki bir mühimmat fabrikasında dün meydana gelen patlamada hayatını kaybeden 11 vatandaşımıza Allah'tan rahmet yaralılarımıza acil şifalar niyaz ediyorum. Patlamanın hemen ardından Savunma, İçİşleri ve Çalışma bakanlarımızı Karesi ilçemize gönderdik.

Gerek kurumlarımız gerekse cumhuriyet başsavcılığımız patlama ile ilgili tahkikat başlatmışlardır. Bir kez daha Balıkesirli vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyorum.

Yine bu sabah Kazakistan'da Azerbaycan Hava Yollarına ait bir yolcu uçağının düştüğünün haberini büyük bir üzüntüyle öğrendik. Her iki kardeş ülkeye de milletimiz adına başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerimizi iletiyor, aynı şekilde yine bu sabah Balıkesir'de bir öğrenci minibüsünün geçişi ve öğrencilerin yolun bir yanından diğer yanına geçmesi esnasında bir tırın çarpmasıyla çocuklarımız ciddi manada yaralar aldı.

Şu anda bunların içinde maalesef yoğun bakımda olanlar var ve bu yoğun bakımın ötesinde de 20 küsür öğrencimizin şu anda bakımı devam ediyor allah şifalar versin."

"Doğru duvar yıkılmaz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Büyüklerimiz 'Doğru duvar yıkılmaz, eğri kaçar kurtulmaz' diyor. Bu hikmet dolu sözün ne kadar doğru olduğunu Suriye krizinin 13 yıllık serencamında bizzat müsaade ettik. Suriye'de olaylar 15 Mart 2011'de daha bıyıkları terlememiş bir çocuğun duvara yazdığı bir yazı sebebiyle tutuklanması, işkence görmesi ve vahşi rejim güçleri tarafından şehit edilmesi ile başladı." İfadelerini kullandı.

Erdoğan, "Esed ve rejimi ülkemizin tüm iyi niyetli tavsiyelerine rağmen barışsın protestoları son derece kanlı bir şekilde bastırmayı tercih etti. Kanı durdurma, çatışmaları sonlandırma imkanı varken Esed kendi halkına zulmetmeye, zulmünde de kibirlenmeye devam etti. 13 yılı aşan katliam politikası sebebiyle komşumuz Suriye büyük bir kaosa ve istikrarsızlık iklimine sürüklendi." dedi.

Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

"Şehirler, köyler, İslam medeniyetinin en güzel örnekleri olan tarihi eserler bombalandı, yerle yeksan edildi.

1 milyon kardeşimiz ya rejim ve destekçilerinin katliamları, ya da DEAŞ ve PKK gibi terör örgütlerinin saldırıları sonucu şehit oldu.

Rabbim tüm şehitlerimizi rahmetiyle kuşatsın, mekanlarını cennet eylesin diyorum.

Yine bu dönemde 12 milyondan fazla Suriyeli evini, doğduğu toprakları, vatanını terk etmek zorunda kaldı.

Yerlerinden edilenlerin 3,6 milyonu ülkemize sığındı. Bir kısmı da bölgedeki diğer ülkelere ve Avrupa'ya göç etti."

"İnsanı insanlığından utandıran sayısız gaddarlığa şahitlik ettik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Canlarını kurtarmak, kendilerine ve ailelerine en azından güvenli bir hayat kurmak için yollara düşenlerden boğulanlar oldu; botları batırılanlar oldu; denizin ortasında ölüme terk edilenler, sınır kapılarında türlü eziyetlere maruz bırakılanlar oldu.

İnsanı insanlığından utandıran sayısız gaddarlığa şahitlik ettik. Şimdi size ve ekranları başında bizleri izleyen aziz milletime soruyorum: Aylan bebeğin, hafızamıza ve kalbimize mıh gibi çakılan o masum fotoğrafını nasıl unutabiliriz?" şeklinde konuştu.

Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Yüzü kan revan içindeki Ümran yavrumuzun, yüreklerimizi dağlayan korku dolu o bakışlarını, nasıl unutabiliriz?

Varil bombalarının enkaza çevirdiği okullarda can veren çocukları, Allah aşkına nasıl unutabiliriz?

Guta'da, Han Şeyhun'da kimyasal silahlarla gaddarca öldürülen sabileri, kadınları, yaşlıları, soruyorum size, nasıl unutabiliriz?

Eşinin gözleri önünde iffeti çiğnenen Suriyeli kadınların yaşadığı utancı, hangimiz nasıl unutabiliriz?

Sivilleri öldürmekten zevk alan insan müsveddesi Şebbiha bozuntularının barbarlığını, gaddarlığını nasıl unutabiliriz?

Rejimin, Sednaya gibi insan mezbahanesine çevirdiği hapishanelerinde yapılan işkenceleri, toplu katliamları, yargısız infazları nasıl unutabiliriz?

13 yıl boyunca tüm bu insanlık dışı zulümler yaşanırken, sözde "medeni dünyanın" kayıtsızlığını, umursamazlığını nasıl unutabiliriz?

DEAŞ'la mücadele bahanesiyle bölücü örgütün binlerce tır dolusu silahla desteklenmesini, nasıl unutabiliriz?

Yine bu süreçte Baas özentisi ülkemizdeki muhalefetin yaşadığı vicdan ve akıl tutulmasını, nasıl unutabiliriz?

Özellikle, 14-28 Mayıs seçimleri döneminde, karşımızdaki adayın, Suriyeli muhacirlere yönelik körüklediği ırkçı nefreti, nasıl unutabiliriz? Bunların hiçbirini unutmadık ve unutmayacağız.

Değerli yol ve dava arkadaşlarım, Suriye olayları patlak verdiği andan itibaren merhameti ve adaleti merkeze alan bir politika benimsedik."

"Zalimin karşısında, mazlumun yanında duracağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zalimin karşısında, mazlumun yanında duracağız" dedik. "Kapımıza gelip bizden eman isteyeni geri çevirmeyeceğiz" dedik. "Kardeşlerimizi ölüme göndermeyeceğiz, bize sığınanları zalimlere teslim etmeyeceğiz" dedik. "Bu millete Boraltan Köprüsü Faciası gibi utancı bir daha asla yaşatmayacağız" dedik. "Kendimiz siyasi olarak bedel ödesek dahi mazlumlara tüm imkanlarımızla sahip çıkacağız" dedik.

Erdoğan, "13 yıl boyunca, zorluklarla karşılaşsak da, işte bu ağır sorumluluğun, milletimize yönelik bu yüksek güvenin hakkını layıkıyla vermeye çalıştık." ifadelerine yer verdi.

"En büyük destekçimiz aziz milletimiz oldu"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada şunu da büyük bir gururla ifade etmek isterim: Bu süreçte en büyük destekçimiz alicenaplığıyla maruf aziz milletimiz oldu." dedi.

Erdoğan, "Muhalefetin tüm kışkırtmalarına rağmen, milletimiz Suriyeli muhacirlere bir Ensar bilinciyle, 'Ensar Millet' olmanın mesuliyetiyle hep sahip çıktı. Irkçı nefret söylemlerine prim vermeyen vatandaşlarımız, büyük bir sabırla, metanetle ve vakarla kardeşlerine kucak açtı." şeklinde konuştu.

Erdoğan, "Münferit hadiseler dışında hamdolsun, başımızı öne eğecek, tarihimize gölge düşürecek hiçbir müessif olay vuku bulmadı." dedi.

Erdoğan, "Suriyeli kardeşlerimiz de bir taraftan yaralarını sarmaya çalışırken, diğer taraftan Türkiye'ye ve ekonomimize katkı sunmaya gayret etti." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları aktardı:

"Tüm dünyaya emsal teşkil edecek bir "yardımlaşma seferberliğine" beraberce imza attık."

"Merhamet örnekleriyle dolu tarihimize bir altın sayfayı daha yine beraberce ekledik."

"Medeni dünyanın veremediği insanlık sınavını, Rabbime sonsuz şükürler olsun, Türk Milleti olarak vermeyi başardık."

"Buradan, Suriyeli mazlumlara 13 yıl boyunca kucak açan aziz milletimizin her bir mensubuna kalpten teşekkür ediyorum."

"Esed korkağı, Suriye'den kaçmıştır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: "Suriye halkının çilelerle, derin acılarla ve fedakarlıklarla bezeli mücadelesi, 8 Aralık'ta Şam'ın özgürleşmesiyle zafere ulaşmıştır.

61 yıllık zulmün ardından Baas rejimi yıkılmış ve Esed korkağı, cibilliyetine yaraşır şekilde, en yakınındakileri bile satarak, Suriye'den kaçmıştır.

Suriyeli Devrimcilerin Şam'da kontrolü sağlamasıyla birlikte artık bu ülkenin önünde yeni bir sayfa açılmıştır."

"Suriye bayrağıyla ay yıldızlı al bayrağımızı yan yana gördükçe, şad oluyoruz"

Erdoğan, "Türkiye, harekat boyunca daha fazla kan dökülmemesi, çatışmaların başka yerlere sıçramaması için gerekli müdahalelerde bulunmuştur." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "13 yıllık kıyamın 12 günde zaferle taçlanması, tek başına muhteşem bir başarıdır." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, "Bu başarının sahibi de önce Allah, sonra da Suriyeli kardeşlerimizdir. Suriye halkı, ülkelerini bir katliam şebekesinin pençesinden kurtarmıştır. Suriyeliler, tüm etnik, mezhebi dini kesimleriyle geleceklerini kendilerinin tayin edeceği bir yola girmişlerdir. Bundan, kardeşlerimiz adına büyük bahtiyarlık duyuyoruz." şleklinde konuştu.

Erdoğan, "Hani diyor ya, o güzel Kerkük türküsünde: 'Gün gördüm, günler gördüm, seni gördüm, şad oldum.' Biz de Halep'te, Şam'da, Hama'da Humus'ta, Dera'da, Münbiç'te özgür Suriye bayrağıyla ay yıldızlı al bayrağımızı yan yana gördükçe şad oluyoruz." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şunları söyledi:

"Suriyeli mazlumların yıllar sonra umutla parıldayan gözlerine baktıkça, şad oluyor, mutlu oluyoruz."

"61 yıllık Baas karanlığının ardından Suriye'nin üzerine doğan özgürlük güneşini gördükçe, komşuları ve kardeşleri olarak gerçekten şad oluyoruz."

"Tüm bunları gördükleri halde, bir kuru sözle dahi olsa Suriye halkını tebrik edemeyenlere, mazlumların sokaklara taşan sevincini paylaşamayanlara, Esed'in devrilmesinden rahatsız olanlara ise sadece acıyarak bakıyoruz."

"Değerli milletvekili arkadaşlarım, Birleşmiş Milletler raporlarına göre Suriye'de Esed zulmünün ve savaşın bıraktığı yıkımın toplam maliyeti 500 milyar dolara yaklaşıyor."

"Uluslararası toplumun desteği olmadan, savaş yorgunu Suriye'nin böyle bir yükün altından tek başına kalkması mümkün değildir."

"Arap ve İslam aleminin Suriye'nin yeniden inşasına liderlik etmesi, diğer ülkelere de örnek olması gerekiyor."

"Büyükelçiliğimizi hemen faaliyete geçirdik"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Suriyeli kardeşlerimizi 13 yıl nasıl yalnız bırakmadıysak, bundan sonra da tüm kapasitemizle yanlarında olacağız." dedi.

Erdoğan, "Önce MİT Başkanımızı, ardından da Dışişleri Bakanımızı süratle Şam'a gönderdik. Büyükelçiliğimizi hemen faaliyete geçirdik." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, "AFAD'dımız, Sednaya Hapishanesi başta olmak üzere işkencehanelerde incelemelerde bulundu. Bakanlıklarımız, kurumlarımız, belediyelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız kendi alanlarında hazırlıklarını yoğun bir şekilde yapıyor."

"Halep Başkonsolosluğumuzu hizmete açıyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yakında Halep Başkonsolosluğumuzu hizmete açıyoruz. Yeni yönetimin lideri Sayın Ahmed eş-Şara'nın süreci çok iyi idare ettiğini, verdiği ılımlı ve yapıcı mesajlarla takdir topladığını görüyoruz." şeklinde konuştu.

Erdoğan, "Enerjiden ulaştırmaya, şehircilikten eğitim ve sağlığa, güvenlikten ticarete kadar ihtiyaç duydukları her alanda Suriye'ye destek vereceğiz." dedi.

Erdoğan, "Suriye'nin kendini toparlaması, kurumsal kapasitesinin güçlendirilmesi, devletin yeniden temel görevlerini yapabilir hale gelmesi için yeni yönetime katkı sunacağız." ifadelerine yer verdi.

Erdoğan, "Toprak bütünlüğüne yönelik saldırılar karşısında da Türkiye olarak tavizsiz duruşumuzu muhafaza edeceğiz. 'Selden kütük kapma yarışında' olan kim varsa, Suriye halkıyla birlikte karşısında milletimizi de bulacaktır. DEAŞ ve PKK başta olmak üzere her iki ülkenin de bekasına kasteden terör örgütlerinin başını ezmekte kararlıyız." dedi.

Erdoğan, "Kabine sonrasında da ifade ettim, eski hal muhaldir. Bölücü caniler ya kendileri silahlara veda edecekler, ya da silahlarıyla birlikte Suriye topraklarına gömülecekler. Kürt kardeşlerimizle aramıza kandan duvar örmeye çalışan terör örgütünü ortadan kaldıracağız." ifadelerini kullandı.

"Aynı gökyüzüne bakıyoruz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terör örgütü ve destekçilerinin nasıl bir hesabı varsa, elbette bizim de bir hesabımız var. Allah'ın izniyle sabırla, kararlılıkla ve dikkatli bir şekilde hareket ederek, emperyalistlerin oyunlarını bozacağız." dedi.

Erdoğan, "Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, diğer tüm etnik ve dini gruplarıyla biz aynı gökyüzüne bakıyoruz, aynı havayı teneffüs ediyoruz." şeklinde konuştu.

"Hepimiz ortak bir medeniyetin çocuklarıyız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Mazimiz gibi istikbalimiz de müşterektir. Hepimiz ortak bir medeniyetin çocuklarıyız; geleceğimizi de inşallah gönül gönüle vererek ortaklaşa inşa edeceğiz." dedi.

Erdoğan," Kardeşlerim, Bugün şunun da bilinmesini isterim. DEAŞ, sadece batılı ülkeler için değil, Suriye için de, Irak için de, bizim için de yok edilmesi gereken bir tehdit kaynağıdır." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bu vahşi yapıyla göğüs göğüse çarpışan tek NATO müttefiki, Türkiye'dir. Dolayısıyla bu konuda hiç kimse bize ders veremez, bunun üzerinden bize sınır çizemez."

"Bizim tek gayemiz, Suriye'den başlayarak bölgemizin her karış toprağında barışın, huzurun, istikrarın güçlü bir şekilde sağlanmasıdır."

"Bakınız, başkaları için Suriye'nin güvenliği ve huzuru ikinci sırada yer alabilir. 910 kilometre sınırımızın olduğu bir ülkeyle biz bu lükse sahip değiliz."

"Suriye ne kadar hızlı ayağa kalkar ve kendini toparlarsa, vatan hasreti çeken kardeşlerimizin gönüllü dönüşleri de o derece hız kazanacaktır."

"Ülkemizdeki Suriyeli muhacirlerden kısa süreli veya kalıcı olarak geri dönmek isteyenlere gereken her türlü kolaylığı sergiliyoruz."

"Dönmek isteyene yardımcı olacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Belli bir süre giriş-çıkışlara da izin vereceğiz. Yaza doğru, okulların da tatile girmesiyle birlikte sınır kapılarındaki yoğunluk biraz daha artacak." dedi.

Erdoğan, "Bununla ilgili tedbirlerimizi de şimdiden alıyoruz. Bu süreçte politikamız şu olacaktır, Dönmek isteyene yardımcı olacağız, ama kimseyi zorla göndermeyeceğiz.Türkiye'nin ekonomik, akademik, bilimsel ve ticari hayatına katkı yapan kardeşlerimizden kalmak isteyenlere de kapımızı kapatmayacağız." ifadelerini kullandı.

Bunları da beğenebilirsiniz